Geri Dön

The emergence and transformation of Dersaadet chamber of commerce as a meta-organization during late Ottoman and early republic era, 1882-1929

Dersaadet ticaret odası'nın geç Osmanlı ve erken cumhuriyet dönemlerinde bir meta-organizasyon olarak ortaya çıkışı ve dönüşümü, 1882-1929.

  1. Tez No: 931794
  2. Yazar: ALİ DOĞAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET ERÇEK
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Tarih, İşletme, History, Business Administration
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: İşletme Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: İşletme Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 161

Özet

Osmanlı Devleti dahil pek çok ekonomide loncalar yüzyıllardır iş alanının merkezinde önemli birer örgüt olarak karşımıza çıkar. Büyük çoğunluğu dini veya toplumsal faaliyetlerle uğraşsalar da esas itibarıyla hepsi ortak meslekler etrafında kurulmuş olan bu yapılar, iş alanının şekillenmesi ve ekonomik gelirin bölüşümünde lonca üyeleri ile devlet erkanı arasında etkili bir kurumsal mekanizma olmuştur. Odalar ise, öncülleri olan loncaların yerini alan yeni bir ticari örgütlenme biçimi olarak, merkantilizmin gelişimine paralel ortaya çıkmış yapılardır. Bu yapılar, klasik dönemin nispeten küçük şehir merkezlerinde, daha çok oraya yönelik ekonomik düzeni sağlamak adına, bir mesleğe münhasıran kurulmuş loncalar yerine; modern dönemin büyüyen şehirlerinde, artan sanayileşme ve uluslararası ticaretin etkisiyle, tüm mesleklere yönelik birer çatı örgüt olarak kurulmuşlardır. Genel olarak birkaç ana modelin başı çektiği bu süreçte, her ülkede bu örgütler o ülkenin bağlamına özgü niteliklere göre kurulmuş ve şekillenmiştir. Bu çalışmada, yeni bir örgütlenme biçimi olan Odaların kökenleri araştırılarak öne çıkan ana modeller temel özellikleri itibarıyla resmedilmeye, özellikle devlet-piyasa ilişkisi açısından farklılık arz eden bağlamlarda odaların iş alanlarını nasıl şekillendirdikleri anlaşılmaya çalışılmıştır. Osmanlı-Türk örneğini, bu genel resimde, kendi bağlamı içinde, benzerlik ve farklılıkları itibarıyla anlamak ana amaçtır. Bu kapsamda, odaların iş alanının kurumsallaşmasındaki temel rolleri; Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomik kurumları, bu kurumların kökenleri, arkasındaki tutum ve ilkeler; bu bağlamın özellikle makro kurumlar (devlet, piyasa, din, aile ve meslek) arasındaki ilişki düşünüldüğünde Osmanlı İmparatorluğu'nda iş alanının kurumsallaşmasını nasıl etkilediği; bir meta-örgüt olarak 1882 yılında Türkiye'de kurulan ilk oda olan Dersaadet Ticaret Odası'nın Osmanlı İmparatorluğu'ndan Türkiye Cumhuriyeti'ne iş alanının kurumsallaşmasındaki rolüne ilişkin araştırma soruları çerçevesinde bir inceleme yapılmıştır. Bilindiği üzere, sosyal gerçekliği kavrayışa farklı yaklaşımlar, farklı duruş noktalarını ve yöntemsel tercihleri beraberinde getirmektedir. Bu çalışmada, yukarıda ifade edilen araştırma soruları kapsamında, çok geniş bir çerçevede analizler gerçekleştirilmiş olmakla birlikte özü itibarıyla örgütsel bir konuya tarihsel bir bakışla cevap aranmıştır. Örgütsel tarih araştırmalarında ise araştırmanın bilinen nesnelci-öznelci ekseninde nereye tekabül ettiği konusunda bir mutabakat yoktur. Bu hususta oluşturulan paradigma haritalarında tarihsel analiz veya tarihsel gerçekçiliğin neredeyse tüm nesnelci-öznelci spektrumu kat ettiği görülmektedir. Bu araştırmanın, sosyal gerçekliğin insanların bakış açısına ve yaptığı yorumlamaya göre anlamlandığı, kurumların ve pratiklerin zaman içinde yeniden inşa edilerek oluşmuş birtakım ortak inanışlar ve davranış örüntüleri ile var olduğu düşüncesinden hareketle, objektivist-pozitivist paradigmadan çok inşacı-yorumsamacı paradigmaya yakınsayan, ama daha çok postpositivist yaklaşıma yakın bir yerde durduğu söylenebilir. Verilerinin kayda geçmiş arşivlere dayanıyor olması ve bir edebiyat eseri oluşturmak gibi daha kurgusal bir çalışmadan çok belgelere dayalı tarihsel bir çalışma olması çalışmayı nesnelliğe yaklaştırırken; arşivdeki kayıtların tarihsel gerçeklik mi olduğu yoksa tarihsel gerçekliğin nasıl algılanmasının istendiğinin bir malzemesi mi olduğu, bizlerin bu malzemeyi nasıl anlamlandırdığı ve yorumladığı hususları çalışma fazlasıyla öznelliğe yaklaştırmaktadır. Bu genel değerlendirmeyle birlikte, objektivist-pozitivist paradigmanın araştırmacı üzerinde oluşturduğu formel bilimsel çalışma disiplini baskısı ile inşacı-yorumsamacı paradigmanın izin verdiği, verinin ne söylediğinin peşinde hareket etme serbestisi arasında, araştırmacının kabiliyeti ölçüsünde dengede bir yol yürünmüştür. Bu zihinsel arkaplanla yürütülen çalışmada öncelikle meta-örgüt literatürü ile oda literatüründen hareketle bir kavramsal çerçeve tasarımı yapılmıştır. Akabinde, Osmanlı-Türk örneğini, bu kavramsal çerçevede içinde fakat kendi bağlamında anlamak amacıyla, Osmanlı klasik dönemi ve Tanzimat dönemi iktisadi kurumları, bu kurumları şekillendiren ilkeler ve Osmanlı klasik dönemi loncaları ikincil kaynaklar aracılığıyla betimsel olarak analiz edilmiştir. Daha sonra, Dersaadet Ticaret Odası'nın kuruluşu ve erken cumhuriyete kadarki dönüşümü (1882-1929), yine ikincil kaynaklar aracılığıyla betimsel olarak analiz edilmiştir. Bu aşamada oluşturulan metin, bir sonraki aşamada ele alınan birincil kaynaklardan (Oda Gazetesi) doğrudan yapılan bazı alıntılarla da zenginleştirilmiştir. Bir sonraki aşamada, Dersaadet Ticaret Odası'nın kendi ürünü olan gazetesinin 1885-1929 yılları arasında yayımlanan 1341'inden yarı-sistematik bir örneklemle belirlenen 157 tanesinin içerdiği haberler içerik ve söylem analizine tabi tutulmuştur. Tüm bu çalışmalar, nihai olarak, araştırmacının yorumlaması ile bir anlatı haline getirilmiştir. Bu kapsamda, Dersaadet Ticaret Odası'nın ve erken cumhuriyete kadarki dönüşümü (1882-1929), içinde bulunulan bağlamdaki önemli gelişmelerle de paralel olarak, dört dönem itibarıyla (1882–1908, 1909–1918, 1919–1923, 1924-1929) incelenmiştir. Esasen, Osmanlı'da ilk Oda olan Dersaadet Ticaret Odası üzerine tarihsel çalışmalar mevcuttur. Ancak bunlar Dersaadet Ticaret Odası'nın bir meta-örgüt olmasından gelen örgütsel özelliklerine odaklanmayan ve daha çok genel tarihsel akışın büyük anlatısı içinde kalan çalışmalardır. Bu çalışmada, mevcut tarihsel çalışmalardaki büyük anlatı, burada amaçlanan doğrultuda, yani ana Oda modelleri ve meta-örgüt konsepti çerçevesinde tasarlanan kavramsal çerçeveye göre yeniden yorumlanmış; literatürle oluşan büyük anlatıdan tamamen kopmadan, buna paralel olarak ama Oda-devlet ilişkisi özelinde süregiden küçük anlatı ortaya çıkarılmaya/oluşturulmaya çalışılmıştır. Yani, olay örgüsü inşa etmeye çalışılırken, farklı tarihsel çalışmalardaki kronolojilerden istifade edilmiş, ancak bu amaç doğrultusunda uygun olduğu düşünülen bir dönemselleştirme yapılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nun kapitalist ekonomilerin merkezinde yer alan sermaye birikimine izin vermeyen ekonomik düzeni 19. yüzyılın başlarına kadar varlığını sürdürmüştür. Sermaye birikimine olanak sağlayan düzenlemeler Tanzimat'la birlikte ivme kazanmıştır. Bu çalışmada ele alınan dönemin başlangıcı, yani 1880'ler, Türk modernleşmesinin yoğun olarak yaşandığı bir dönemdir. II. Abdülhamid Dönemi, küresel ekonomik düzene uyum sağlamak amacıyla yapılan bu değişikliklerle öne çıkmaktadır. İttihad ve Terakki Partisi Dönemi ise dönemin ilk yıllarında Balkan Savaşları'nın da hızlandırıcı etkisiyle millileştirme söylemlerinin ve bu yöndeki uygulamaların öne çıktığı bir dönemdir. Kurtuluş Savaşı Dönemi'nde her anlamda olduğu gibi ekonomik anlamda da büyük sıkıntılar yaşanmıştır. Cumhuriyet ile birlikte, daha önce de gündeme gelen millileştirme söylem ve uygulamaları zirveye ulaşmıştır. Bu bağlamda, Dersaadet Ticaret Odası, kamu hukuku modeline göre kurulmuş (public law model) kamu ajanı bir meta-örgüttür (public-agent chamber). Dersaadet Ticaret Odası, devlete tamamlayıcı rolde kurulmuş, devlet ile iş dünyası arasındaki ilişkileri yürütmüş, iş dünyasının sesini hükümet nezdinde duyurmuş ve diğer odaların kurulmasında rol oynayarak iş dünyasını desteklemiştir. Ayrıca, tüccarlara, sanayicilere ve devlete bilgi kaynağı olmak; iş alanının dönüşümü için düzenleyici konularda öneriler sunmak veya komisyonlara katılmak; yeni odalara model olmak için öncülük etmek; bazı günlük işlemleri yürütmek vb. şekilde rolünün gereklerini yerine getirmiştir. Bu arada Dersaadet Ticaret Odası, devletin makro politikalarına ve gündemine uygun olarak da hareket etmiş ve bu dönemde kendini bu makro politikalara paralel olarak dönüştürmüştür. Son dönemde izlenen politikalar“milli ekonomi”vurgusunu o kadar öne çıkarmıştır ki, Dersaadet Ticaret Odası'nın kendisi de yapısal olarak milli bir nitelik kazanmıştır. 1925'te yapılan düzenleme ile yarı resmi bir statü kazanmış ve devlet tarafından yönetilen yapısı daha da güçlendirilmiştir. Sonuç olarak bu çalışmada, Dersaadet Ticaret Odası'nın tasarlanan kavramsal çerçeve açısından büyük ölçüde kamu hukuku modeline göre kurulduğu, yaşanan gelişmelerle zaman içinde kamu hukuku modeli ile tam örtüşür bir forma büründüğü tespit edilmiştir. Bu çalışma, meta-örgütlerin en az çalışılmış alt türlerinden biri olan odaları, bu özellikleri itibarıyla incelemesi açısından ilgili literatüre önemli bir katkı sağlamaktadır. Geliştirilen çerçeve, odaların dinamiklerinin, etkilerinin ve çevreleriyle olan ilişkilerinin daha iyi anlaşılmasını sağlamaktadır. Çalışmanın özel bir katkısı, odaların devletle olan ilişkisinin incelenmesidir. Kuşkusuz, arşivin bir bölümüne ilişkin bulgulardan elde edilen bu sonuçlar, arşivin tamamının incelenmesi ve/veya başka araştırmacıların yorumlarıyla doğrulanabilir veya yeniden değerlendirilebilir. Açıkçası bu gibi çalışmalar her ne kadar somut tarihi belgelere dayansa da, kaçınılmaz olarak araştırmacının yorumunun etkisine açıktır. Dolayısıyla aynı konunun, aynı dönemin, aynı belgelerle yeniden incelenmesinden, aynı konunun farklı dönemlerinin farklı belgelerle incelenmesine kadar geniş bir araştırma yelpazesi söz konusudur.

Özet (Çeviri)

In many economies, including the Ottoman Empire, guilds have been important organisations at the centre of business field for centuries. Chambers, on the other hand, are structures that emerged parallel to the development of mercantilism as a new form of commercial organisation replacing their predecessors, the guilds. Instead of guilds, which were established exclusively for a profession in the relatively small urban centres of the classical period in order to ensure the economic order there, these structures were established as umbrella organisations for all professions in the growing cities of the modern period, under the influence of increasing industrialisation and international trade. In this process, which is generally led by a few main models, these organisations were established and shaped in each country according to the characteristics specific to the context of that country. In this study, the origins of the Chambers, a new form of organisation, have been investigated and the main models that come to the fore have been portrayed in terms of their basic characteristics, and it has been tried to be understood how the Chambers have shaped their business field in contexts that differ especially in terms of the state-market relationship. The main purpose is to understand the Ottoman-Turko example in this general picture, within its own context, in terms of similarities and differences. In this direction, although analyses have been carried out in a very broad framework, in essence, an answer to an organisational issue has been sought with a historical perspective. Firstly, a conceptual framework was designed based on the meta-organisation literature and the chamber literature. Subsequently, in order to understand the Ottoman-Turko case within this conceptual framework but in its own context, the economic institutions of the Ottoman classical period and the Tanzimat period, the principles shaping these institutions and the guilds of the Ottoman classical period were analysed descriptively through secondary sources. Then, the establishment of the Dersaadet Chamber of Commerce and its transformation until the Early Republic (1882-1929) were analysed descriptively through secondary sources. The text created at this stage was enriched with some direct quotations from primary sources (the Chamber's newspaper), which were analysed in the next stage. Then, 157 news items from a semi-systematic sample of 1341 newspapers published between 1885 and 1929 by the Dersaadet Chamber of Commerce were subjected to content and discourse analysis. All these analyses have finally been turned into a narrative with the researcher's interpretation. In this context, the Dersaadet Chamber of Commerce and its transformation until the Early Republic (1882-1929) is analysed in four periods (1882-1908, 1909-1918, 1919-1923, 1924-1929) in parallel with the important developments. In fact, there are historical studies on the Dersaadet Chamber of Commerce, the first Chamber in the Ottoman Empire. However, these studies do not focus on the organisational characteristics of the Dersaadet Chamber of Commerce as a meta-organisation and remain within the grand narrative of the overall historical flow. In this study, the grand narrative in the existing historical studies is reinterpreted according to the conceptual framework designed within the framework of the main chamber models and the meta-organisation concept, in the direction intended here; without completely breaking away from the grand narrative formed by the literature, it is tried to reveal / create a small narrative that continues in parallel with it, but in the chamber-state relationship. In other words, while trying to construct the plot, chronologies in different historical studies have been used, but a periodisation that is considered appropriate for this purpose has been made. The economic order of the Ottoman Empire, which was at the centre of capitalist economies and did not allow capital accumulation, continued to exist until the early 19th century. Regulations enabling capital accumulation gained momentum with the Tanzimat. The beginning of the period covered in this study, namely the 1880s, is a period of intense Turkish modernisation. The Abdülhamid II period stands out with these changes made in order to adapt to the global economic order. The Ittihad and Terakki Party Period, on the other hand, is a period in which nationalisation discourses and practices in this direction come to the fore with the accelerating effect of the Balkan Wars in the early years of the period. During the War of Independence Period, great economic difficulties were experienced as in every other sense. With the Republic, nationalisation discourses and practices, which had been on the agenda before, reached their peak. In this context, Dersaadet Chamber of Commerce is a“public-agent meta-organisation / public-agent chamber”established according to the public law model. The Dersaadet Chamber of Commerce was established in a complementary role to the state, managed the relations between the state and the business world, made the voice of the business world heard before the government and supported the business world by playing a role in the establishment of other chambers. In addition, it fulfilled the requirements of its role, such as being a source of information for merchants, industrialists and the state; submitting proposals or participating in commissions on regulatory issues for the transformation of the business field; pioneering as a model for new chambers; conducting some daily operations, etc. In the meantime, Dersaadet Chamber of Commerce also acted in accordance with the macro policies and agenda of the state and transformed itself in parallel with these macro policies. The recent policies emphasised the 'national economy' to such an extent that the Dersaadet Chamber of Commerce itself became structurally nationalised. With the regulation made in 1925, it gained a semi-official status and its structure governed by the state was further strengthened. As a result, in this study, it has been determined that Dersaadet Chamber of Commerce was largely established according to the public law model in terms of the conceptual framework designed, and that it took on a form that fully overlapped with the public law model over time with the developments that took place. This study makes an important contribution to the related literature by examining chambers, one of the least studied sub-types of meta-organisations, in terms of these characteristics. The framework developed provides a better understanding of the dynamics of chambers, their impact and their relationship with their environment. A special contribution of the study is the examination of the relationship of chambers with the state. Undoubtedly, these conclusions drawn from the findings of a part of the archive can be confirmed or re-evaluated by analysing the entire archive and/or by the interpretations of other researchers. Obviously, although such studies are based on concrete historical documents, they are inevitably open to the influence of the researcher's interpretation. Therefore, there is a wide range of research from re-examining the same subject, the same period, with the same documents to analysing different periods of the same subject with different documents.

Benzer Tezler

  1. Demokrat Parti'nin belediyecilik anlayışı içerisinde Samsun belediyesi örneği

    The Democratic Party's understanding of municipality in the case of Samsun

    ETHEM MURAT GÜL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Kamu YönetimiAhi Evran Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HAKAN UZUN

  2. From antiquarianism to urban archaeology: Transformation of research on 'old' Istanbul throughout the nineteenth century

    Eskiçağcılık'tan kentsel arkeoloji'ye: Ondokuzuncu yüzyılda 'eski' İstanbul çalışmalarının dönüşümü

    FİRUZAN MELİKE SÜMERTAŞ

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    TarihBoğaziçi Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AHMET ERSOY

  3. Armenians and the land question in the Ottoman Empire, 1870-1914

    Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermeniler ve arazi meselesi, 1870-1914

    MEHMET POLATEL

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    TarihBoğaziçi Üniversitesi

    Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SEDA ALTUĞ

  4. Sanatta dijital dönüşüm ve kripto sanat

    Digital transformation of art and crypto art

    ÖMER GENÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Güzel SanatlarNevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi

    Görsel İletişim Tasarımı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATİH ÖZDEMİR

  5. Türkiye'de dijital televizyona geçiş ve dijital yayıncılığın günümüzdeki konumu

    Transition to subscription-based broadcast systems in television and transformation of television broadcast in Turkey

    GİRAY AKDENİZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    İletişim BilimleriFırat Üniversitesi

    İletişim Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SÜLEYMAN İLASLAN