Geri Dön

Geç preterm gebeliklerde doğum şeklinin belirlenmesinde intrapartum sonografinin rolü

Evaluating the role of intrapartum sonography in determining mode of delivery in late preterm pregnancies

  1. Tez No: 948575
  2. Yazar: HATİCE ÇAĞMAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BURCU DİNÇGEZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 86

Özet

Amaç: İntrapartum sonografi, doğumun ilerlemesinin değerlendirilmesinde sıklıkla kullanılan bir yöntem haline gelmiştir. Baş perine mesafesi (HPD) ve ilerleme açısı (AOP) başlıca değerlendirilen parametrelerdir. Liteartürde term gebeliklerde intrapartum sonografinin doğum şeklini öngörücü rolünü değerlendiren çok sayıda çalışma mevcuttur. Ancak preterm gebelikte sonopartografinin rolünü değerlendiren çalışma bulunmamaktadır. Çalışmamız, geç preterm olgularda intrapartum transperineal ultrasonografinin doğum şeklinin öngörüsündeki rolünü belirlemeyi amaçlamaktadır. Gereç ve yöntem: Çalışmamız, 28.11.2024– 01.04.2025 tarihleri arasında TC Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde geç preterm eylem ön tanısı ile doğumhane birimine yatışı yapılan tekil, daha önce uterin cerrahisi olmayan 66 gebenin değerlendirilmeye alındığı prospektif gözlemsel çalışmadır. Aktif fazda hastaların vajinal muayene ile servikal dilatasyon ve baş seviyesi bulguları kaydedildi. Sonrasında intrapartum transperineal ultrasonografi ile ilerleme açısı (AOP) ve baş-perine mesafesi (HPD) ölçümü yapıldı. Hastalar vajinal doğum yapanlar ve ilerlemeyen eylem nedeniyle sezaryen doğum yapanlar olarak ayrıldı. Maternal özellikler, yenidoğan bulguları ve sonografik özellikler gruplar arasında karşılaştırıldı. Preterm doğum grubunda vajinal doğumu öngörmede AOP ile HPD'nin rolünü değerlendirmek için ROC analizi uygulandı. Bulgular: Doğum şekline göre gruplara ayrıldığında 51 gebenin (%77,3) vajinal doğum ve 15 gebenin (%22,7) sezaryenle doğum yaptığı saptandı. Medyan AOP değerinin vajinal doğum grubunda 125 (105-147) ve sezaryenle doğum grubunda 105 (104-127) derece olup, vajinal doğum grubunda istatistiksel anlamlı olarak daha büyük olduğu saptandı (p

Özet (Çeviri)

Objective: Intrapartum sonography is increasingly utilized to assess labor progression, with key parameters including the head–perineum distance (HPD) and the angle of progression (AOP). While numerous studies have explored its predictive value in term pregnancies, there is a lack of research on its application in preterm deliveries. This study aims to investigate the role of intrapartum transperineal ultrasonography in predicting the mode of delivery specifically in late preterm pregnancies. Material and methods: This prospective observational study included 66 singleton pregnant women who were admitted to the delivery unit with a preliminary diagnosis of late preterm labor between November 28, 2024, and April 1, 2025, at Bursa Yüksek İhtisas Training and Research Hospital. Participants had no history of prior uterine surgery. During the active phase of labor, cervical dilatation and fetal head station were assessed via vaginal examination. Subsequently, intrapartum transperineal ultrasonography was performed to measure the angle of progression (AOP) and head–perineum distance (HPD). Patients were categorized into two groups based on delivery mode: those who had a vaginal delivery and those who underwent cesarean section due to labor arrest. Maternal demographics, neonatal outcomes, and sonographic parameters were compared between groups. Receiver operating characteristic (ROC) analysis was conducted to evaluate the predictive value of AOP and HPD for vaginal delivery in late preterm pregnancies. Results: When participants were grouped according to delivery mode, 51 women (77.3%) had a vaginal delivery, while 15 women (22.7%) underwent cesarean section. The median angle of progression (AOP) was significantly higher in the vaginal delivery group at 125° (range:105–147°), compared to 105° (range:104–127°) in the cesarean group (p < 0.001). Similarly, the mean head–perineum distance (HPD) was significantly shorter in those who delivered vaginally (40.24 ± 8.79 mm) than in those who had a cesarean delivery (51.53 ± 4.55 mm) (p < 0.001). An AOP greater than 111° was found to predict vaginal delivery in late preterm labor with 94.12% sensitivity and 93.33% specificity (p < 0.001, AUC = 0.944). Likewise, an HPD of 48 mm or less predicted vaginal delivery with 88.24% sensitivity and 80% specificity (p < 0.001, AUC = 0.873). No statistically significant difference was observed between the predictive performance of AOP and HPD for vaginal delivery (p = 0.09). In a subgroup analysis of primiparous women (n = 28), the mean HPD was significantly lower in the vaginal delivery group (n = 17) at 36.59 ± 7.52 mm compared to 50.92 ± 4.52 mm in the cesarean group (n = 12) (p < 0.001). Median AOP values were also significantly different between these groups, measuring 128° (range: 113–145°) in those who delivered vaginally and 105° (range: 104–127°) in those who had a cesarean delivery (p < 0.001). Conclusions: Our study suggests that AOP and HPD measurements may serve as potential indicators for predicting cesarean delivery. However, further prospective research with larger sample sizes is necessary to validate and strengthen this observation. Key Word: Transperineal ultrasonography, head-perineum distance, angle of progression, delivery method

Benzer Tezler

  1. İntrauterin büyüme kısıtlılığı olan geç preterm gebeliklerde antiapoptotik Bcl-2 ve apoptotik kaspaz-9 ve soluble FasL serum belirteç düzeylerinin incelenmesi

    Evaluation of anti-apoptotic Bcl-2 and apoptotic soluble FasL and caspase-9 serum marker levels on late preterm pregnancy with intrauterine growth restriction

    ŞERİFE ÖZLEM GENÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Kadın Hastalıkları ve DoğumCumhuriyet Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ SAVAŞ KARAKUŞ

  2. Preeklampsinin takip eden gebeliklerde görülme sıklığı ve etkileri

    The ocurrence rate and effects of preeclampsia on subsequent pregnancies

    ULAŞ ÇOBAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bakanlığı

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HALİL ASLAN

  3. 2007-2014 yıllarında yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izlenen geç prematürlerde mortalite ve morbidite verileri

    2007-2014 yillarinda yeni̇doğan yoğun bakim üni̇tesi̇nde i̇zlenen geç prematürlerde mortali̇te ve morbi̇di̇te veri̇leri̇

    ELA CEM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. RAHMİ ÖRS

  4. Geç başlangıçlı fetal büyüme kısıtlılığı olan gebeliklerde serebro-plasental oran ile neonatal sonuçlar arasındaki ilişki

    The relationship between cerebro-placental ratio and neonatal outcomes in pregnancies with late-onset fetal growth restriction

    MEHRIBAN ZEYNALLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Kadın Hastalıkları ve DoğumKocaeli Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ YASEMİN DOĞAN

  5. Gebelikte fetal akciğer maturasyonu amacıyla uygulanan betametazon'un ilk 24 saatteki etkinliği

    The efficacy of betamethasone administered for fetal lung maturation during pregnancy: A 24-hour evaluation

    BURAK ÇAKMAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALEV AYDIN