Preeklamptik anne bebeklerinde trombosit parametrelerinin morbidite ve mortalite ile ilişkisi
The association of platelet parameters with morbidity and mortality in infants of preeclamptic mothers
- Tez No: 952124
- Danışmanlar: DOÇ. SEMA ARAYICI
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Erken prematüre, preeklampsi, hematolojik, morbidite, Early preterm, preeclampsia, hematological, morbidity
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Akdeniz Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 120
Özet
Prematüre doğumlar yenidoğan morbidite ve mortalitesinin en önemli belirleyicisidir. 32 gebelik haftasından önce doğan bebekler prematüritenin olası etkilerinin en fazla görüldüğü hasta grubudur. Preeklampsi ise hem maternal sistem üzerinde hem de yenidoğan üzerinde sistemik enflamasyon ile etkilerini gösteren anne ve bebek için ciddi morbidite ve mortalite nedeni olarak görülmektedir. Sistemik enflamatuvar olaylar sırasında trombosit parametrelerindeki değişimler son yıllarda iyi bilinmektedir ve literatürde preeklamptik anneler üzerinde trombosit parametrelerinin nasıl değiştiği ile ilgili çalışma sayısı yeterli düzeydedir. Ancak özellikle erken prematüre olarak doğan preeklamptik anne bebeklerinde tüm trombosit parametrelerini inceleyen ve bunların morbidite ve mortalite ile olan olası ilişkisini ortaya koyan çalışma sayısı kısıtlıdır. Bu çalışma, preeklamptik annelerden doğan erken prematüre bebeklerin hematolojik parametrelerini, morbidite ve mortalite sonuçlarını, preeklamptik olmayan annelerin bebekleriyle karşılaştırarak değerlendirmeyi amaçlamıştır. Aynı zamanda ikincil amaç olarak ise prematüre doğum kaynaklı morbidite ve mortalite sıklıkları, trombosit parametrelerinin morbidite ve mortalite üzerine etkilerini incelemeyi amaçlamaktadır. 1 Ocak 2018-31 Aralık 2022 tarihleri arasında hastanemizde doğan bebeklerin dosyaları, hastane elektronik veri sistemi üzerinden retrospektif olarak incelenmiştir. Bebeklerin 66'sı (%35) preeklamptik anne bebeği (çalışma grubu), 119'u (%65) ise kontrol grubunu oluşturmuştur. Çalışma grubundaki bebeklerin ortalama gestasyonel yaşı 28,1 (26,3-29,5) hafta, doğum ağırlığı 1020,5 ±268 gram olarak kaydedilirken, kontrol grubunda benzer demografik özellikler gözlenmiştir. Gruplar arasında anne yaşı, antenatal steroid kullanımı, APGAR skorları ve diğer temel parametreler açısından anlamlı fark bulunmamıştır. Ancak çalışma grubunda sezaryen doğum oranı (%92,4) ve SGA sıklığı (%27,3), kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak yüksek bulunmuştur. Çalışma grubunda ilk 24 saatte alınan kan örneklerinde beyaz küre, nötrofil ve lenfosit sayıları kontrol grubuna göre anlamlı düşük saptanmıştır. Trombositopeni sıklığı çalışma grubunda belirgin şekilde artmışken, trombosit sayısı ve PMI değeri düşük, PDW ve hemoglobin değeri ise yüksek bulunmuştur. MPV değerleri gruplar arasında benzerdir. PMI düşüklüğü ile İVK insidansı arasında anlamlı ilişki dışında, trombosit indeksleri ile diğer morbiditeler veya mortalite arasında bağlantı tespit edilememiştir. En sık görülen morbiditeler RDS (%75,6), tedavi gerektiren PDA (%49,2), orta veya ağır BPD (%27,6) olarak kaydedilmiştir. Sepsis açısından ENS (%7,5) ve GNS (%29,1) sıklığı belirlenmiş, mortalite oranı %16,2 olarak hesaplanmıştır. Çalışma ve kontrol grubu arasında morbidite (PDA, İVK, BPD, NEK, ROP, sepsis), mortalite, ventilasyon süreleri, hastanede kalış veya tam enteral beslenmeye geçiş süreleri açısından istatistiksel farklılık izlenmemiştir. Ancak çalışma grubunda trombosit sayısı ile non-invaziv ventilasyon süresi arasında zayıf negatif korelasyon dikkat çekmiştir. Bebeklerin tam enteral beslenmeye geçiş süresi ortanca değeri 10 (7-15) gün, invaziv mekanik ventilasyon süresi 4 (1-10) gün, non-invaziv ventilasyon süresi 11 (3-27) gün ve hastanede kalış süresi 56 (34-80) gün olarak kaydedilmiştir. Bu parametreler arasında gruplar arasında anlamlı bir farklılık gözlenmemiştir. Çalışma grubundaki bebekler arasında SGA olarak doğan bebeklerin ise istatistiksel olarak daha düşük trombosit sayısına sahip oldukları saptanmıştır. Sonuç olarak bu çalışma, preeklamptik annelerden doğan erken prematüre bebeklerde belirgin hematolojik değişiklikler (lökopeni, nötropeni, trombositopeni, düşük PMI, yüksek hemoglobin, PDW) olduğunu ortaya koymuştur. Ancak bu değişikliklerin morbidite ve mortalite ile doğrudan ilişkili olmadığı sonucuna ve preeklamptik annelerin erken prematüre bebekleri ile preeklamptik olmayan annelerin bebekleri arasında morbidite ve mortaliteler arasında anlamlı fark olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Çalışma, erken prematüre yenidoğanlarda hematolojik parametrelerin izleminin önemini vurgularken, klinik sonuçları iyileştirmek için multidisipliner yaklaşımların gerekliliğini ortaya koymaktadır. Retrospektif tasarım, veri toplama sürecindeki potansiyel eksiklikler ve tek merkezli olması nedeniyle çalışmadaki sonuçların genellenebilirliği kısıtlı olabilir. Ayrıca, küçük örneklem büyüklüğü ve heterojen klinik özellikler, istatistiksel anlamlılığı etkilemiş olabilir. İleride prospektif çalışmalarla, daha geniş kohortlarda preeklampsinin yenidoğan üzerindeki uzun dönem yenidoğan morbiditeleri üzerine etkileri ve hematolojik parametrelerin dinamik değişimleri incelenmelidir.
Özet (Çeviri)
Preterm birth is the leading determinant of neonatal morbidity and mortality. Infants born before 32 weeks of gestation represent a high-risk group in which the adverse effects of prematurity are most pronounced. Preeclampsia, characterized by systemic inflammation, is a major cause of both maternal and neonatal morbidity and mortality. Changes in platelet parameters during systemic inflammatory responses have been well-documented in recent years, and there is a substantial body of literature exploring how these parameters are altered in preeclamptic mothers. However, there is a limited number of studies that comprehensively evaluate all platelet indices in preterm neonates born to preeclamptic mothers and examine their possible associations with morbidity and mortality. This study aimed to compare hematologic parameters, morbidity, and mortality outcomes of early preterm infants born to preeclamptic mothers with those of infants born to non-preeclamptic mothers. A secondary aim was to investigate the frequency of morbidity and mortality related to prematurity, the impact of platelet indices on these outcomes, and various demographic characteristics of early preterm neonates. Medical records of infants born at our hospital between January 1, 2018, and December 31, 2022, were retrospectively reviewed via the hospital's electronic data system. Among the infants included, 66 (35%) were born to preeclamptic mothers (study group), while 119 (65%) comprised the control group. The mean gestational age in the study group was 28.1 weeks (range: 26.3–29.5), and the mean birth weight was 1020.5 ± 268 grams. The control group had comparable demographic characteristics. No significant differences were observed between the groups regarding maternal age, antenatal steroid administration, APGAR scores, or other basic parameters. However, the rate of cesarean delivery (92.4%) and the incidence of small for gestational age (SGA) infants (27.3%) were significantly higher in the study group. Within the first 24 hours of life, the study group exhibited significantly lower white blood cell, neutrophil, and lymphocyte counts compared to the control group. The frequency of thrombocytopenia was notably higher in the study group, with lower platelet counts and platelet mass index (PMI), but higher platelet distribution width (PDW) and hemoglobin levels. Mean platelet volume (MPV) was similar between the groups. Apart from a significant association between low PMI and the incidence of intraventricular hemorrhage (IVH), no significant relationship was found between platelet indices and other morbidities or mortality. The most common morbidities were respiratory distress syndrome (RDS) (75.6%), hemodynamically significant patent ductus arteriosus (PDA) requiring treatment (49.2%), and moderate-to-severe bronchopulmonary dysplasia (BPD) (27.6%). Early-onset sepsis (EOS) and late-onset sepsis (LOS) were observed in 7,5% and 29,1% of cases, respectively, with an overall mortality rate of 16.2%. There were no statistically significant differences between the study and control groups in terms of morbidity (PDA, IVH, BPD, necrotizing enterocolitis [NEC], retinopathy of prematurity [ROP], sepsis), mortality, duration of mechanical ventilation, length of hospital stay, or time to achieve full enteral feeding. However, a weak negative correlation was noted between platelet count and the duration of non-invasive ventilation in the study group. The median time to full enteral feeding was 10 days (range: 7–15), invasive mechanical ventilation duration was 4 days (range: 1–10), non-invasive ventilation duration was 11 days (range: 3–27), and median length of hospital stay was 56 days (range: 34–80). No significant differences were found between the groups for these parameters. Notably, among the study group, infants born SGA had significantly lower platelet counts. This study demonstrates that early preterm infants born to preeclamptic mothers exhibit distinct hematologic alterations, including leukopenia, neutropenia, thrombocytopenia, low PMI, and elevated hemoglobin and PDW levels. However, these changes were not found to be directly associated with neonatal morbidity or mortality, and no significant differences in morbidity or mortality outcomes were observed between infants born to preeclamptic and non-preeclamptic mothers. These findings emphasize the importance of monitoring hematologic parameters in early preterm neonates and suggest the need for multidisciplinary approaches to improve clinical outcomes. The study's retrospective design, potential limitations in data collection, single-center setting, small sample size, and heterogeneous clinical characteristics may affect the generalizability and statistical power of the findings. Future prospective studies involving larger cohorts are needed to further investigate the long-term neurodevelopmental outcomes of infants born to preeclamptic mothers and the dynamic changes in their hematologic profiles.
Benzer Tezler
- Preeklampsi olan annelerin bebeklerinde kord kan gazı ve ortalama trombosit hacmi değerlerinin morbiditeler üzerine etkisi
The effect of cord blood gas and average thrombocyte volume values on morbidity in babies of mothers with preeclampsia
NUR ÖZLEM ÖZDOĞAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BELMA SAYGILI KARAGÖL
- Prematüre bebeklerin postnatal 24. saatinde bakılan hematolojik parametrelerinin morbidite ve mortalite öngörüsünde belirleyici etkisi
Decisive effect of hematological parameters measured at the postnatal 24th hour in the prediction of morbidity and mortality in premature babies
SELİN AFRIN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. GÖKHAN BÜYÜKKALE
- Preeklamptik ve diyabetik anne bebeklerinde erken süt çocukuluğu döneminde demir depolarının araştırılması
The iron status in the infants of diabetic and preeclamptic mothers in early infancy
NAZAN KAVAS
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDokuz Eylül ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF.DR. HALE ÖREN
- Preeklampsi olan annelerin bebeklerinde ortalama trombosit hacmi değerleri ve morbiditeler ile ilişkisi
Mean platelet volume measures in preeclamptic mothers' babies and the relevancy to other morbities
SİNEM NUR SELÇUK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıHacettepe ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MURAT YURDAKÖK
- Preeklamptik anne bebeklerinde hematolojik değişiklikler
Neonatal hematological changes associated with preeclampsia
SEMİH BOLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2003
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık BakanlığıÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ABDULKADİR BOZAYKUT