Geri Dön

Türk Sosyal Güvenlik Hukukunda hizmet tespiti

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 133997
  2. Yazar: İLKAY UYGUN
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. AYDIN BAŞBUĞ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Hukuk, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, Law, Labour Economics and Industrial Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2003
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 219

Özet

210 ÖZET 506 sayılı Yasaya tabi sigortalı olabilmek için, herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olarak fiilen çalışmaya başlamak yeterlidir. İşveren, sigortalı ve Kurum arasında kurulan sosyal sigorta ilişkisi yasadan doğmakta olup, bunun için ayrıca bir işleme gerek bulunmamaktadır. İşe başlayan kimsenin sigortalılığının Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından bilinmesi ise, sigortalıya sağlanacak sosyal sigorta yardımlarının tespiti yönünden önem taşımaktadır. Bu nedenle, 506 sayılı Yasa ile işverenlere sigortalıyı Kuruma bildirme ve prim belgelerini verme ödevleri yüklenmiştir. Aynı şekilde, Kuruma da bu yasanın uygulanmasını takip ve denetim görevleri verilmiştir. İşverenin veya Kurumun bu ödevlerini yerine getirmemeleri halinde, sigortalının veya ölümü halinde hak sahiplerinin, geçmiş sigortalı hizmetlerin tespiti için yargı yoluna başvurmaları mümkündür. Sigortalının hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içinde Kuruma ve işverene karşı dava açması halinde, mahkemenin vereceği kararda belirtilen prim ödeme gün sayılan ve aylık toplam kazanç tutarları Kurum tarafından dikkate alınır. Kurum, tespit edilen sürelere ait primleri, zamanaşımı süresi içinde, işverenden talep eder. İşveren, ödediği prim miktarının sigortalıya düşen kısmını ona rücu etme hakkına sahiptir. Sigortanın zorunluluğu ilkesine istisna teşkil eden isteğe bağlı sigortalılık ve topluluk sigortası açısından hizmet tespiti davası açılamayacağı kabul edilmektedir. Diğer taraftan, davada verilen tespit kararının kısa vadeli sigorta kollarını da kapsayıp kapsamayacağı konusu tartışmalıdır.211 Uygulamada hak düşürücü süre olarak kabul edilen beş yıllık süreye, zamanaşımı süresinde olduğu gibi“durma”ve“kesilme”hallerinin uygulandığı görülmektedir. Nitekim, Kurumun sigortalı çalışmalardan haberdar olması halinde beş yıllık dava açma süresi işlememektedir. Aynı şekilde, sigortalının ölümü halinde, dava açma süresinin sigortalının ölümü tarihinde başlayacağı kabul edilmektedir. Hizmet tespiti davalarında yetkili ve görevli mahkeme, işverenin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi veya ilgili Kurum şubesinin bulunduğu yer iş mahkemesi olabileceği gibi, Kurum merkezinin bulunduğu Ankara iş mahkemeleri de olabilir. Hizmet tespiti davası niteliği itibariyle olumlu bir tespit davasıdır. Davaya bakan mahkemenin, her türlü delili kendiliğinden toplayarak, tarafların usul işlemleri ile bağlı kalmaksızın sonuca ulaşması esastır. Ancak, davacının ispat yükü çalışma olgusunun ispatı ile sınırlıdır. Davacının prim belgelerinin verilmediğini ispatlama yükümü bulunmamaktadır. Sözlü yargılama usulünün uygulandığı davada, tarafların temyiz yoluna başvurmaları mümkün iken, karar düzeltme yoluna başvurmaları mümkün bulunmamaktadır.

Özet (Çeviri)

212 ABSTRACT It is sufficient to work actually for an employer with a work contract in order to be a covered (insured) employee under Law No 506. The social security relation between the employer, the covered employee and the institution (SSK) efe facfo stems from the law, so that there is no need for any additional transaction for establishing the social security relation. However, SSK's notice of a new worker's insurance is crucial for determining the social security aid to be provided to the covered employee. Consequently, the employer is obliged by Law No 506 to notice SSK of the new covered employee and provide the institution with the records of the insurance premium. Similarly SSK is obliged to pursue and supervise the implementation of this law. If the employer or SSK does not fulfill their obligations, the covered employee himself or the entitled party in case he passes away, has the right to litigate against for the determination of past service. If the covered employee litigates against the institution or the employer in five years following the termination of his service, the institution takes into account the court's decision on the total monthly earnings and the number of days for which the premiums are paid. The institution asks from the employer in the legal time limit the premiums for the determined period. The employer have the right to recourse to the employee for that part of the premium falling on his share. It is generally accepted that it is not possible to litigate against the determination of the period of insured service in cases of collective insurance and voluntary insurance, which constitutes an exception to the compulsoriness principle of insurance. On the other hand, whether the court213 decision for the determination of insurance period also covers the short-term insurance branches is controversial. It is observed in practice that the“pause”and“interruption”are applied to the five-year laches, as are applied to the limitation. In fact, if SSK is aware of the insured work, the five year period for litigation remains ineffective. The authorized and assigned court for the cases for the determination of the period of insured service, could be the labor court of the place where the employer resides as well as the labor courts in Ankara, where SSK is located. The cases for the determination of the period of insured service are affirmative lawsuits by their nature. In principle, the court in charge collects the evidences himself, free of procedural formalities of the parties. However, the claimant's proof load is just limited to the proof of the“fact of work”. The claimant does not have to prove that the premium records had not been given to the institution by the employer. In a trial where the oral judging procedure is used, the parties have the right for the appeal whereas it is not possible to plaint for error.

Benzer Tezler

  1. Türk Sosyal Güvenlik Hukukunda hizmet tespiti

    Service detection in Turkish Social Security Law

    ERDAL YAZICI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileriMarmara Üniversitesi

    Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MÜJDAT ŞAKAR

  2. Türk Sosyal Güvenlik Hukukunda hizmet tespit davaları

    Service detection cases in Turkish Social Security Law

    OZANCAN BELCİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    HukukDokuz Eylül Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞÜKRAN ERTÜRK

  3. Türk sosyal güvenlik hukukunda fiili hizmet süresi zammı

    Actual service term increment in Turkish social security law

    TARIK ZİYA TEZEL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Hukukİstanbul Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ AYŞE KÖME AKPULAT

  4. Türk İş Hukukunda toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi

    The Authority of the collective bergaining on Turkish Labour Law

    RECEP MAKAS

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileriCumhuriyet Üniversitesi

    Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. İBRAHİM SUBAŞI

  5. Kişisel durum değişikliklerinin sosyal güvenlik hukukundaki etkileri

    Effects of civil status changes on social security law

    BURCU EZER

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HukukAnadolu Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASAN NÜVİT GEREK