Çay infüzyonundaki florun çürüme insidansına etkisi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 19626
- Danışmanlar: PROF.DR. TANER OKŞAN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Diş Hekimliği, Dentistry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1989
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Diş Hastalıkları ve Tedavisi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 77
Özet
ÖZET Optiraal l ppm flor içeren içme suyunun içilmesinin çürüğü önemli ölçüde azalttığı araştırıcıların ortak bulgusudur. Çay infüzyonun da l ppm civarında flor içermesi,çay içenlerde çürüğün daha az görüleceğini akla getirmektedir. Bundan yola çıkarak çay içenlerde çürüğün, çay içmeyenlere göre daha az görülüp görülmediğini ortaya çıkarmak amacıyla geniş kapsamlı bir epidemiyolojik çalışma yapıldı.elde edilen sonuçları daha iyi yorumlaya bilmek için de bir dizi kimyasal ve mikrobiyolojik çalışma gerçekleştirildi. Epidemiyolojik çalışmada,yaklaşık 5000 kişi taranarak hiç çay içmeyen veya haftada bir iki bardak çay içen 200 kişi ile günde 10 bardak ve daha fazla çay içen 200 kişi belirlendi ve her bireye hazırlanan anket formu uygu¬ landı. Anket sonuçlarına göre, çay içme alışkanlığı poate- rüptif dönemde başlamaktadır. Çay içen ve içmeyenlerin DMF-T değerleri arasında istatistiksel alarak anlamlı fark bulunamadı»Çay içen ve içmeyenlerin DMF-T değerleri ile ülkemizin değişik bölgelerinde çay içip içmediğine bakılmaksızın yapılan araştırmalarda bulunan DMF~T değerleri birbirine benzemektedir» Ayrıca yaş grupları göz önüne alındığında,çay içen ve içmeyenlerin DMF-T değerleri ve kişi başına düşen çürük sayı-- 66 - sı arasında fark gözlenemedi. Çayı şekerli içenlerin DMF-T değeri, hiç çay içmeyenle re göre daha büyük bulundu» Çayın çürük üzerine etkisinin olup olmadığını ortaya koyması açısından ilginç bulgu, hiç çay içmeyenlerle şekersiz çay içenler arasında DMF-T değeri açısından anlamlı fark ol mamasıydı» Kimyasal çalışmada, Türkiye'de üretilen 4 marka çayın laboratuvar çalışmalarındaki orana göre demlenmesiyle elde edilen in füzy onlardaki flor konsan trasy onu, l»09-2»56 ppm arasında saptandı»Halkın içtiği ve T»S»E1 nin belirttiği standarda göre bu k marka çaydan elde edilen infüzy onlardaki flor konsantrasyonu 1 »94-3*51 PPm arasında değiştiği bulundu» Farklı sertlikteki sularla hazırlanan İn füzy onlardaki flor konsan trasy onlarıyla, saf suyla hazırlanan infüzyondaki flor konsan trasy onu arasında anlamlı fark olmadığı saptandı» İzmir'in değişik semtlerinden alman sularla hazırla nan in füzy onlardaki flor konsan trasy onlarıyla, saf suyla ha zırlanan infüzyondaki flor konsantrasyonu arasında anlamlı fark bulunamadı. Ayrıca infüzyondaki serbest flor iyon konsantrasyonu nun, total flor konsantrasyonunun % 43' ü kadar oranda olabildiği ve alüminyum kapta hazırlanan infüzyonlarda serbest flor iyon konsantrasyonunun % 39»*f5 gibi büyük oranda azaldığı be lirlendi» Çay infü&yonu ve değişik konsantrasyonlardaki flor iyonunun SUMutansm ve bakteri plağının asit yapma gücü üzerine etkisini incelediğimiz mikrobiyolojik çalışmada, çay infüzy onu-ÖZET Optiraal l ppm flor içeren içme suyunun içilmesinin çürüğü önemli ölçüde azalttığı araştırıcıların ortak bulgusudur. Çay infüzyonun da l ppm civarında flor içermesi,çay içenlerde çürüğün daha az görüleceğini akla getirmektedir. Bundan yola çıkarak çay içenlerde çürüğün, çay içmeyenlere göre daha az görülüp görülmediğini ortaya çıkarmak amacıyla geniş kapsamlı bir epidemiyolojik çalışma yapıldı.elde edilen sonuçları daha iyi yorumlaya bilmek için de bir dizi kimyasal ve mikrobiyolojik çalışma gerçekleştirildi. Epidemiyolojik çalışmada,yaklaşık 5000 kişi taranarak hiç çay içmeyen veya haftada bir iki bardak çay içen 200 kişi ile günde 10 bardak ve daha fazla çay içen 200 kişi belirlendi ve her bireye hazırlanan anket formu uygu¬ landı. Anket sonuçlarına göre, çay içme alışkanlığı poate- rüptif dönemde başlamaktadır. Çay içen ve içmeyenlerin DMF-T değerleri arasında istatistiksel alarak anlamlı fark bulunamadı»Çay içen ve içmeyenlerin DMF-T değerleri ile ülkemizin değişik bölgelerinde çay içip içmediğine bakılmaksızın yapılan araştırmalarda bulunan DMF~T değerleri birbirine benzemektedir» Ayrıca yaş grupları göz önüne alındığında,çay içen ve içmeyenlerin DMF-T değerleri ve kişi başına düşen çürük sayı-
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Çay jelinden geliştirilen dermokozmetik ürünler ve in vitro testleri
Dermocosmetic products derived from black tea gel and their in vitro tests
SOUSAN SANAEİ OSKUEİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2009
Eczacılık ve FarmakolojiMarmara ÜniversitesiFarmasötik Teknoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MURAT TÜRKOĞLU
- Comparing the antioxidant properties and in vitro bioaccessibility of phenolic compounds in simple and milk added green tea and sea buckthorn leaf tea
Sade ve süt eklenmiş yeşil çay ve yalancı iğde yaprağı çaylarının antioksidan özelliklerinin ve fenolik bileşiklerin in vitro biyoerişilebilirliklerinin karşılaştırılması
FATMA DUYGU CEYLAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2015
Gıda Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiGıda Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ESRA ÇAPANOĞLU GÜVEN
- Yeşil çay infüzyonunun HeLa hücreleri üzerindeki sitotoksik etkisinin incelenmesi ve YBSK yöntemi ile yeşil çay polifenollerinin tayini
Investigation of the cytotoxic effects of green tea infusion on HeLa cell line and determination of polyphenols by HPLC method
AHMET SARAÇOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2002
Eczacılık ve FarmakolojiAnadolu ÜniversitesiFarmasötik Toksikoloji Ana Bilim Dalı
Y.DOÇ.DR. BÜLENT ERGUN
- Ehrlich asit tümör modelinde (+)-Kateşin uygulamasının plazma lipid peroksidasyonu ve total antioksidan statü üzerine etkilerinin değerlendirilmesi
Evaluation of (+)-catechin treatment on lipid peroxidation and total antioxidant status in ehrlic ascites model
BANU KARAMAN
- Nanoceria katalizörü ile üretilen reaktif türlerin süpürülme etkinliğinin ölçümü için yöntem geliştirilmesi
Development of a novel method to measure the scavenging activity of reactive species produced using nanoceria as a catalyst
GÖZDE MEDİHA KAMER
Doktora
Türkçe
2019
Kimyaİstanbul Teknik ÜniversitesiKimya Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BİRSEN DEMİRATA ÖZTÜRK