Geri Dön

Red cell distrabition width (RDW) değerlerinin intravenöz trombolitik tedavi verilen akut iskemik inme hastalarındaki prognoz ile ilişkisi

The relationship of red cell distrabition width (RDW) values with prognosis in acute ischemic stroke patients given intravenous thrombolitic treatment

  1. Tez No: 661821
  2. Yazar: MUSTAFA KARABACAK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. TÜRKAN ACAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroloji, Neurology
  6. Anahtar Kelimeler: Iv tpa, NIHSS, RDW, Iv tpa, NIHSS, RDW
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sakarya Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nöroloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 154

Özet

Giriş ve Amaç: İnme tüm dünyada en önde gelen morbidite ve mortalite nedenlerinden biridir. Son yirmi yıldır daha yaygın uygulanan revaskülarizasyon tedavileri ile inmelerin büyük çoğunluğunu oluşturan iskemik inmelerin topluma verdiği ağır kayıplar önlenmeye çalışılmaktadır. Akut iskemik inme tedavisinde uygulanan doku plazminojen aktivatörü (rtTPA) sonrası tedaviye yanıtı öngörmek revaskülarizasyon stratejilerini oluşturmada büyük öneme sahiptir. Bu nedenle az maliyetli, rutin kan tetkiklerinde sıkça çalışılan bir tam kan parametresi olan eritrosit dağılım hacminin (RDW) rt-TPA tedavisi sonrası erken nörolojik iyileşme ve erken fonksiyonel iyileşmeyi gösteren bir biyobelirteç olup olmadığını araştırmak istedik. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma 1 Şubat 2017- 1 Mayıs 2020 tarihleri arasında Sakarya Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi Acil Servisine başvuran, akut iskemik inme tanısını koyularak rt-TPA tedavisi verilen 99 hasta retrospekif olarak çalışmaya dahil edilmiştir. Hastaneye geliş kan RDW düzeyleri ile tedavi öncesi, tedavinin 1. saati, 1. gün ve 7. günündeki modifiye rankin skoru (mRS) ile NIHSS (National Institutes of Health Stroke Scale) değerleri hasta kayıt sisteminden temin edilmiştir. Tedavi sonrasında mRS ve NIHSS değerleri düşen hastalar ile düşüş gözlemlenmeyen hastalar arasında RDW düzeyleri karşılaştırılmıştır. Toplanan verilerin analisi SPSS-26 programı üzerinden gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Doku plazminojen aktivatörü tedavisi sonrasında mRS ve NIHSS değerleri düşüş olan grup ile düşüş olmayan grup arasında RDW düzeyleri arasında istatistiksel bir ilişki saptanmamıştır. Çalışmamızda atrial fibrilasyon (AF) varlığı , üre, kreatin yüksekliği, vücut kitle indeksi (VKİ) yüksekliği, AST yüksekliği, sistolik kan basıncı yüksekliği mRS veya NIHSS düşüşü olmayan grupta, düşüş olan gruba göre istatistiksel olarak daha yüksek bulunmuştur.xii Sonuçlar: Çalışmamızda RDW düzeylerinin rt-TPA tedavisi alan akut iskemik inmeli hastalarda prognoz göstergesi bir biyobelirteç olarak kullanımında yetersiz olduğu saptanmıştır. Ayrıca AF varlığı , üre, kreatin yüksekliği, VKİ yüksekliği, AST yüksekliği, sistolik kan basıncı yüksekliği kötü prognoz ile ilişkili bulunmuştur.

Özet (Çeviri)

İntroduction: Stroke is one of the leading causes of morbidity and mortality worldwide. With revascularization treatments applied more widely in the last two decades, ischemic strokes, which constitute the majority of strokes, are tried to be prevented. Predicting the response to treatment after tissue plasminogen activator (rt-TPA) administered in the treatment of acute ischemic stroke is of great importance in creating revascularization strategies. Therefore, we wanted to investigate whether erythrocyte distribution volume (RDW), which is a low-cost whole blood parameter frequently studied in routine blood tests, is a biomarker showing early neurological recovery and early functional recovery after rt-TPA treatment. Method: In this study, 99 patients who applied to Sakarya University Training and Research Hospital Emergency Service between February 1, 2017 and May 1, 2020 and were diagnosed with acute ischemic stroke and were given rt-TPA treatment were included in the study retrospectively. Admission blood RDW levels and modified Rankin score (mRS) and NIHSS (National Institutes of Health Stroke Scale) values before treatment, 1st hour, 1st day and 7th day of treatment were obtained from patient registry system. RDW levels were compared between patients whose mRS and NIHSS values decreased after treatment and patients who did not have a decrease. The analysis of the collected data was carried out on the SPSS-26 program. Results: After treatment with tissue plasminogen activator, there was no statistically significant relationship between RDW levels between the group whose mRS and NIHSS values decreased and the group without decrease. In our study, the presence of atrial fibrillation (AF), urea, creatinine height, body mass index (BMI) elevation, AST elevation, systolic blood pressure elevation xiv were found to be statistically higher in the group without mRS or NIHSS reduction compared to the group with a decrease. Conclusion: In our study, RDW levels were found to be insufficient for use as a prognosis biomarker in acute ischemic stroke patients receiving rt-TPA treatment. In addition, the presence of AF, high urea, creatine, high BMI, high AST, and high systolic blood pressure were found to be associated with poor prognosis.

Benzer Tezler

  1. Manisa yöresinde demir eksikliği anemi prevalansı ve demir eksikliği anemisinde tarama testi olarak rutin hemogram, RDW ve ferritinin kullanımı

    The prevalance of iron deficieny anemia in Manisa and using of hemogram, RDW and ferritin for searcing of iron deficiency anemia

    VİLDAN ÜRK TAŞYENEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıCelal Bayar Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. ALİ ONAĞ

  2. Parvovirus enfeksiyonlu köpeklerde yaşama şansını etkileyen parametrelerin araştırılması

    Evaluation of parametres on survival rates in dogs with Canine Parvovirus

    İDİL BAŞTAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Veteriner HekimliğiAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları (Veterinerlik) Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ARİF KURTDEDE

  3. Obstrüktif uyku apne hipopne sendromlu hastalarda pozitif havayolu basıncı tedavisi öncesi ve sonrası ortalama trombosit hacmi ve eritrosit dağılım genişliği değişimi

    The variation of mean platelet volume and red cell distribution width in obstructive sleep apnea hipopnea syndrome before and after positive airway pressure therapy

    GÜLİZAR CANAN KAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Göğüs HastalıklarıCumhuriyet Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖMER TAMER DOĞAN

  4. Dumlupınar Üniversitesi Göleti'nden yakalanan Carassius gibelio (Gümüşi havuz balığı) ve Cyprinus carpio (Aynalı sazan) türü balıkların hemogram değerlerinin incelenmesi

    Study of the hemogram values of Carassius gibelio (Silver crucian carp) and Cyprinus carpio (Mirror carp) caught from the Lake of Dumlupınar University

    RUKİYE TABAKOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    BiyolojiDumlupınar Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. KAZİM UYSAL

  5. Non-valvuler atrial fibrilasyona bağlı gelişen mekanik trombektomi yapılan ön sistem inmelerinde MPV, CRP, RDW değerlerinin ve nötrofil/lenfosit oranının prognozla ilişkisi

    The relation of MPV, CRP, RDW and nlr with disease prognosis in patients undergoing mechanical thrombectomy for anterior circulation system acute ischemic stroke due to non-valvular atrial fibrillation

    ULAŞ ÇİÇEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    NörolojiGaziantep Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEMİH GİRAY