İlişkisel mekansal pratikler ile mimarlığın görmezden geldiklerini düşünmek: İstanbul arkeoloji müzeleri üzerine bir deneme
Thinking about what architecture ignores through relational spatial practices: An attempt at the İstanbul archaeological museums
- Tez No: 953793
- Danışmanlar: DOÇ. DR. SIDIKA ASLIHAN ŞENEL
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Mimarlık, Architecture
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Mimari Tasarım Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 145
Özet
Bu tez, mimar öznenin ve mimarlık bilgisinin yaygın kabullerini sorgulayarak yola başladığım; kendimin, görünür olmayan öznelerin ve ilişkilerin farkında olarak daha duyarlı ve sorumlu yapma biçimlerini arayışa koyulduğum bir araştırma süreci. Yerleşik olanı eleştirmenin ve kendimce müdahale etmenin bir yolu olarak ona alternatif anlatılar kurmayı seçiyorum. Mimar, araştırmacı, eğitimci, öğrenici, kadın, genç, yetişkin, İstanbullu kimliklerimin kesişiminde sorular üretiyor, heybemde biriktiriyor ve bunların sorumluluğuyla soruları çoğaltıp, alternatif alanlar açmaya çalışıyorum. Mimarlığın yalnızca yapılarla değil; anlatılarla, ilişkilerle, görünmeyenlerle ve gündelik olanla da kurulduğunu fark ettikçe, anlatı kurmanın kendisini eleştirel bir duruş ve ifade biçimi olarak kullanmaya başlıyorum. Teoride ve pratikte sıkça karşılaşılan keskin, net, evrenselci ve temsil merkezli bilgi biçimlerinin yanında; konumlu, çoğul, geçici, sezgisel ve parçalı olanı görünür kılmaya çabalıyorum. Bilgiye mutlaklıkla değil, sorularla ve açıklıkla yaklaşmak; kimi zaman eksik, kimi zaman dolanık, ucu açık anlatılarla düşünmeyi mümkün kılıyor. Bu araştırma, mimarlık bilgisini feminist kuramlar ve konumlu bilgi çerçevesinde yeniden kurmayı, görünmeyen pratikleri ve özneleri mekâna yerleştirmeyi ve sabitlenmiş müze anlatılarına karşı alternatif anlatı olanakları açmayı amaçlıyor. İstanbul Arkeoloji Müzeleri, bu düşünsel arayışın içinde hem bağlam hem araç hem de ilişkilerin kurulduğu çok katmanlı bir zemine dönüşüyor. Var olan anlatılarıyla kurduğu hiyerarşik, katı, sert algısının yanında görünmeyen aktörleri ve ilişkilerini toplayıp ortaya döküyor; bu ilişkilerle birlikte mekânın alternatif anlatılarını kurma denemeleri yapıyorum. Tüm araştırma sürecinde hem metin hem kolaj üretimleriyle mimari düşüncenin sezgisel ve bedensel yönlerini açığa çıkaran, aynı zamanda bilgi üretimini çoğul ve ilişkisellik temelli düşünen bir yaklaşım benimsiyorum Mimarlık bilgisini yalnızca temsil araçlarıyla değil; yazı, kolaj, bedensel karşılaşmalar, üretim süreci ve mekânsal deneyimler yoluyla düşünmeye çalışıyorum. Feminist kuram tartışmalarından gelen konumlu bilgi, açıklık, bakım ve dolanıklık kavramlarını tartışıyor; mimari bilgi üretimini çoğaltmak adına hem metin hem de görsel üretim biçimlerini araştırma sürecine dahil ediyorum. Bu süreçte bazı sorular etrafında dolaşıyorum: Mimarlıkta bilgi nasıl ve kimler tarafından kurulur? Müze gibi kurumsallaşmış mekânlarda hangi anlatılar görünür olurken hangileri bastırılır, ötekileştirilir? Anlatı yalnızca bir içerik mi yoksa bir düşünme ve kurma biçimi olabilir mi? Yazı ve kolaj gibi araçlar mimari düşüncenin geçiciliğini, dolanıklığını ve çok öznelliğini nasıl açığa çıkarabilir? Feminist bir yerden üretmek, bilgiye, mekâna ve tarihe nasıl başka türlü bakmayı mümkün kılar? Tezin“Pratikler Ekolojisi Olarak Mimarlık”başlıklı giriş bölümünde mimarlık bilgisinin sabit, evrensel ve aşkın anlatılarına karşı, ilişkisel ve konumlu bir zemin kurmaya çalışıyorum. Mimarlığı yalnızca nesne üretimi üzerinden değil; ilişkiler, gündelik pratikler ve özneler arası etkileşimler üzerinden düşünmenin yollarını arıyorum. İstanbul Arkeoloji Müzeleri, bu araştırmada yalnızca bir fiziksel yapı değil; bilgi üretimine katılan, dönüşen, etkileşimli bir alan olarak ele alınıyor. Yazı, kolaj, yürüyüş, gözlem ve arşiv gibi araçlar; bu etkileşimi taşıyan ve dönüştüren üretim yöntemlerine dönüşüyor. Bu bölüm, aynı zamanda araştırmanın kuramsal arka planını kuruyor. Mimarlığı çoğul, geçişli ve sorumlu bir pratik olarak ele alan bölüm hem araştırmanın pozisyonunu hem de ilerleyen bölümlerde açılacak anlatıların zeminini belirliyor. İkinci bölüm olan“Mimarlığın Müze Aracılığıyla Görünmez Kıldıkları”başlığı altında, müze mekânlarının yalnızca sergileme işleviyle sınırlı kalmayan, bilgi, temsil ve kültürel normların üretimiyle iç içe geçmiş yapısını tartışıyorum. Modern müzecilik anlayışının oluşum sürecine ve bu anlayışın mekânda nasıl karşılık bulduğuna odaklanırken, müze mimarlığını yalnızca estetik bir nesne ya da tarafsız bir sergileme kabuğu olarak değil; bilgiyi düzenleyen, bakışı yönlendiren ve toplumsal öznellikleri şekillendiren bir yapı olarak ele alıyorum. Teşhir düzenleri, mimari yönlendirmeler, ışık, metinler ve sessizlik gibi unsurlar üzerinden müzenin bir temsil rejimi kurduğunu görüyorum. Bu tartışmaları feminist kuramların sunduğu araçlarla yürütürken, mekânda görünmeyen ya da görünmez kılınan öznellikleri ve ilişkileri açığa çıkarmaya çalışıyorum. Müze mekânı üzerinden, sabit, aşkın ve rasyonel bilgi kurgularının nasıl kurulduğunu ve bu kurguların neyi dışarıda bıraktığını sorguluyorum. İstanbul Arkeoloji Müzeleri, bu düşünsel çerçevenin yerel bir örneği olarak araştırmaya eşlik ediyor.“İstanbul Arkeoloji Müzeleri Anlatısının Üretim Biçimleri”isimli üçüncü bölümde, söz konusu müzenin tarihsel, mekânsal ve kurumsal anlatılarını feminist bir çerçeveyle birlikte okumaya çalışıyorum. Bu bölümde müzenin üç baskın konvansiyonel anlatısını birbirinden ayırarak tartışıyorum: Osman Hamdi Bey'in merkezde konumlandığı müze içinde kurulan mekânsal anlatı, müzenin basılı kitapları üzerinden kurulan anlatısı ve İstanbul Ansiklopedisi gibi dışarıdan üretilen kaynaklarda yer alan temsilleri. Bu anlatıların her birinin müzeyi nasıl sabit, steril, hiyerarşik ve tekil bir yapıda yeniden kurduğunu açığa çıkarmaya çalışırken; aynı zamanda bu anlatıların hangi özneleri, ilişkileri ve gündelik pratikleri görünmezleştirdiğini hangilerini görünür kıldığını sorguluyorum. Bu noktada feminist bilgi çuvalı benzetmesini kullanarak, akademik ya da olmayan yollarla edindiğim bilgi parçalarını, konumumla birlikte taşıdığım sezgisel ve parçasal bilgileri bir araya getirerek alternatif anlatılar kurma yolları arıyorum.“Üretici Mekânsal Pratiklerle Feminist Kurma Biçimleri”başlığı altında ise, üçüncü bölümde incelediğim baskın anlatı yapılarına karşı bedensel, sezgisel ve konumlu üretimlerle alternatif anlatılar kurmaya çalışıyorum. Bu bölümü üç alt başlıkta yapılandırıyorum. İlk alt başlık olan“Müzede Gez(in)mek: Ben-Özne ile Açılan, İlişkisel ve İmgesel Müze Mekânı”bölümünde, müzede öğrencilerle birlikte gerçekleştirdiğim anlatı-performanslar üzerinden, mekânla olan kişisel karşılaşmalarımı ve bu süreçte ortaya çıkan kolektif düşünme pratiklerini ele alıyorum. Anlatının, yalnızca yazılı bir içerik değil; bedenle, sesle, mekânla kurulan bir deneyim biçimi olduğunu vurguluyorum. İkinci alt başlık olan“Restorasyon: İnşa ve Maddesel Dönüşüm”bölümünde, müzenin fiziksel yapısındaki geçici ya da kalıcı değişimlere, restorasyon süreçlerine, sergi yerleşimlerine, taşıma ve korunma pratiklerine odaklanıyorum. Bu müdahalelerin yalnızca teknik değil; anlatının kendisini kuran pratikler olduğunu öneriyorum. Mekânı, sabit bir zemin değil; sürekli dönüşen, müdahale edilen ve yeniden kurulan bir ilişkisellik ağı olarak düşünmeye çalışıyorum. Üçüncü alt başlık olan“Bahçede Dinle(n)mek : Öteki Özneler ve Dolanıklıklar”bölümünde ise, müzenin kontrollü ve tanımlı iç mekânlarının dışında kalan geçici, açık, tanımsız alanlara yöneliyorum. Özellikle bahçe gibi serbest işleyen alanlarda yapılan geçici etkinlikleri, yerleştirmeleri ve insan-insan olmayan varlıklarla birlikte var olan eserleri merkeze alarak, müzenin alternatif anlatı olanaklarını beden ve çevreyle birlikte düşünmeye çalışıyorum. Bu anlatılarla sabit, çizgisel müze deneyiminin dışına çıkmayı; geçiciliğe, açıklığa ve bozulabilirliğe yer açan anlatı biçimleri kurmayı deniyorum. Bu metin, tamamlanmış ve kapanmış bir araştırmadan çok, süren bir arayışın ve birlikte düşünme çabasının bir parçası. Mimarlık bilgisini sabit, mutlak ve yukarıdan kurmak yerine; bedensel, sezgisel ve çok özneli biçimlerde düşünmeye çalışıyorum. Anlatıyı hem üretim hem de sorgulama aracı olarak kullandığım bu süreçte, bazen ucu açık parçalar, dağınık yerleştirmeler ya da dolanık ilişkiler aracılığıyla başka türlüsünü mümkün kılmanın yollarını arıyorum. Bu tez, yalnızca neyin anlatıldığını değil, anlatmanın nasıl bir sorumluluk getirdiğini, ne tür bir eleştiri ve müdahale biçimi olabileceğini tartışmaya açmaya devam ediyor. Bitmiş, kalıcı, doğrulamacı bir söz söylemekten kaçınıyor, açıkta ve birlikte düşünmeye çağıran bir öneri olarak burada durmaya ve dönüşmeye devam ediyor.
Özet (Çeviri)
This thesis is a research journey I embarked on by questioning the dominant assumptions of the architect-subject and architectural knowledge, one in which I seek more attentive and responsible ways of making by becoming aware of my own position, as well as of the invisible subjects and relations around me. I choose to construct alternative narratives as a way to intervene in the established, to open cracks from within. At the intersection of my identities as an architect, researcher, educator, learner, woman, young adult, and Istanbulite, I generate questions, gather fragments in my bag, and, aware of the responsibility they carry, try to multiply these questions and open up alternative spaces. As I come to realize that architecture is constituted not only through buildings, but also through narratives, relationships, invisibilities, and the everyday, I begin to use narration itself as a critical stance and form of expression. Alongside fixed, sharp, universalist, and representation-centered modes of knowledge that are often encountered in theory and practice, I strive to render visible what is situated, multiple, temporary, intuitive, and partial. I approach knowledge not with claims of certainty, but through questions and openness; I attempt to think through incomplete, entangled, and open-ended narratives. This research aims to reframe architectural knowledge through feminist theory and the notion of situated knowledge, to spatialize invisible practices and subjects, and to open narrative possibilities in response to fixed museum narratives. Within this framework, the Istanbul Archaeological Museums become a multi-layered site, both context and tool, where relations unfold. While confronting the institution's dominant, hierarchical, and rigid representational structure, I attempt to collect the unspoken, the silenced, the peripheral. Through these overlooked elements, I experiment with forming alternative spatial narratives. Throughout the process, I adopt a method that foregrounds the intuitive and embodied aspects of architectural thinking through both textual and collage-based production, and that considers knowledge-making as a relational, plural process. I attempt to think architectural knowledge not merely through representational tools, but through writing, collage, embodied encounters, spatial experiences, and acts of making. Drawing on feminist theoretical debates, I engage with concepts such as situated knowledge, openness, care, and entanglement. I integrate both textual and visual methods into my process to multiply ways of knowing in architecture. Throughout the research, I navigate questions such as: How is architectural knowledge constructed, and by whom? Which narratives are rendered visible or suppressed within institutionalized spaces like museums? Can narration be more than content, can it be a mode of thinking and making? How might writing and collage make visible the multiplicity, temporality, and entanglement of architectural thinking? From a feminist position, how might it be possible to relate differently to knowledge, space, and history? In the first chapter, titled“Architecture as an Ecology of Practices”, I try to establish a relational and situated ground against the dominant, universal, and fixed definitions of architectural knowledge. I explore how architecture can be understood not only as the production of objects but also as a network of relationships, everyday practices, and interactions. I approach the Istanbul Archaeological Museums not just as a physical institution but as an active site of knowledge-making. Methods such as writing, collage, walking, observation, and archival research shape this interactive approach. This chapter also builds the theoretical foundation of the thesis and positions the research within a feminist and responsible architectural discourse. The second chapter,“What Architecture Makes Invisible Through the Museum”, focuses on the museum not only as a place of display but also as a space that produces knowledge, representation, and cultural norms. I examine how modern museology shaped the spatial structure of the museum and how museums function not just as containers but as spaces of power, direction, and subject formation. I analyze curatorial layouts, architectural orientations, light, text, and silence as elements of a representational regime. Using feminist theory, I try to reveal the subjects and relationships that remain invisible or silent within this space. The Istanbul Archaeological Museums accompany this discussion as a local example, helping me to ground these abstract questions in a specific institutional context. In the third chapter,“Narrative Constructions of the Istanbul Archaeological Museums”, I focus directly on the museum's dominant institutional narratives. I analyze three forms of narration: the spatial narrative centered on Osman Hamdi Bey within the museum, the narrative constructed through official publications, and representations produced by external sources such as the Istanbul Encyclopedia. I examine how these narratives reproduce the museum as a rigid, hierarchical, and singular institution. At the same time, I ask which subjects and practices are made visible or erased through these narratives. I use the metaphor of a“feminist knowledge bag”to describe how I gather fragments from both academic and non-academic sources, combining them with my own positional and intuitive knowledge to explore alternative forms of narration. The fourth chapter,“Feminist Spatial Practices of Making”, focuses on creating alternative spatial narratives through embodied, intuitive, and situated forms of making. The chapter has three sub-sections. In the first, Walking the Museum: The Relational and Imagined Space of the I-Subject, I reflect on performative encounters I co-create with students in the museum. Through these shared experiences, I show how narration becomes a bodily and spatial act, not only a written one. In the second, Restoration: Construction and Material Transformation, I explore the museum's physical changes, restoration, relocation, display arrangements, and preservation, as narrative practices. These acts are not just technical but contribute to reshaping space and meaning. In the third, Resting in the Garden: Other Bodies and Entanglements, I turn to undefined and open areas outside the museum's controlled interior. Focusing on the museum garden, I trace temporary events, installations, and non-human agencies as part of a more open, fluid, and relational museum narrative. Through these practices, I attempt to move beyond fixed, linear storytelling and open space for temporary, incomplete, and fragile forms of narration. This text does not mark the conclusion of a research process, but rather a moment in an ongoing inquiry, one that moves with questions rather than answers. I attempt to think architectural knowledge not as fixed or total, but as plural, embodied, and unfinished. I use narration not only to produce knowledge, but to intervene, to resist, and to reimagine. This thesis does not aim to resolve, but to remain open, to linger at the edge of clarity, and to propose a space for collective, situated, and speculative thought.
Benzer Tezler
- Those are neglected within the framework of anthropocene and their revival on architecture as a new understanding of the aesthetics
Antroposen çerçevesinde göz ardı edilenler ve yeni bir estetik anlayışı olarak mimarlık çerçevesinde yeniden ele alınmaları
BUKET SAMANCI
Yüksek Lisans
İngilizce
2024
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ELMİRA AYŞE GÜR
- A spatial conception based on walking: Critical walk
Yürümeye dayalı mekânsal bir kavrayış: Eleştirel yürüyüş
NİLSU ALTUNOK
Yüksek Lisans
İngilizce
2023
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. PELİN DURSUN ÇEBİ
- Disiplinlerarası zeminde eleştirel mekânsal pratiklerin denemeci açılımları: Mimari deneme filmi
Essayistic expansions of critical spatial practices on interdisciplinary terrain: Architectural essay film
AYGEN EROL
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. PELİN DURSUN ÇEBİ
- Feminist perspektiften mimarlık pratiğine bakış
A feminist perspective of architectural practice
HANDE KALENDER
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MELTEM AKSOY
- Zamanın ve mekânın genişlemiş alanında bir kültürteknik: paralel projeksiyon
A cultural technique in the expanded field of time and space: parallel projection
MELEK KILINÇ
Doktora
Türkçe
2021
MimarlıkMimar Sinan Güzel Sanatlar ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET TERCAN