Şükran, belirsizliğe tahammülsüzlük ve psikolojik sağlamlığın öğretmenlerin yaşam doyumu ile ilişkisinin incelenmesi
Investigating the relationship of gratitude, intolerance of uncertainty and resilince wi̇th life satisfaction of teachers
- Tez No: 671198
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ FERHAT KARDAŞ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Eğitim ve Öğretim, Education and Training
- Anahtar Kelimeler: şükran, belirsizliğe tahammülsüzlük, psikolojik sağlamlık, yaşam doyumu, gratitude, intolerance of uncertainty, resilience, life satisfaction
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi
- Enstitü: Eğitim Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 100
Özet
Bu araştırmanın amacı Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde çalışan öğretmenlerin şükran, belirsizliğe tahammülsüzlük ve psikolojik sağlamlık değişkenlerinin yaşam doyumunu yordama düzeyini ortaya koymaktır. Araştırma tarama modeliyle yapılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 497'si kadın, 278'i erkek olmak üzere 775 öğretmen oluşturmaktadır. Veri toplamada Şükran Ölçeği, Belirsizliğe Tahammülsüzlük Ölçeği, Kısa Psikolojik Sağlamlık Ölçeği ve Yaşam Doyumu Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizinde Bağımsız Örneklem T-Testi, Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Katsayısı ve Aşamalı Regresyon Analizi işlemleri uygulanmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre şükran ve belirsizliğe tahammülsüzlük düzeylerinde cinsiyete göre anlamlı farklılıklara rastlanmamıştır. Psikolojik sağlamlık ve yaşam doyumu düzeylerinde cinsiyete göre anlamlı farklılıklar görülmektedir. Sonuçlar erkeklerin psikolojik sağlamlılıklarının kadınlardan daha yüksek düzeyde olduğunu, yaşam doyumlarının ise kadınlardan daha düşük düzeyde olduğunu göstermektedir. Ele alınan bütün değişkenlerin birbirileriyle anlamlı ilişkilere sahip olduğu belirlenmiştir. Şükran, psikolojik sağlamlık ve yaşam doyumu arasında pozitif anlamlı ilişkiler; belirsizliğe tahammülsüzlük ile diğer değişkenler arasında ise negatif anlamlı ilişkiler elde edilmiştir. Yaşam doyumunu önem sırasına göre hangi değişkenin daha iyi yordadığını ortaya koymak amacıyla yapılan aşamalı regresyon analizi sonuçlarından elde edilen bulgulara göre yaşam doyumunu en çok şükran yordamaktadır. Daha sonra sırasıyla belirsizliğe tahammülsüzlük ve psikolojik sağlamlık gelmektedir. Aşamalı regresyon analizi sonuçlarına göre şükran duyma tek başına iyi oluştaki varyansın %18'ini; belirsizliğe tahammülsüzlük ve psikolojik sağlamlık ile birlikte %22'sini açıklamaktadır. Araştırmada şükran ve psikolojik sağlamlığın yaşam doyumu ile anlamlı pozitif ilişkilere; belirsizliğe tahammülsüzlüğün yaşam doyumu ile anlamlı negatif ilişkilere sahip olduğu ortaya konulmuştur. Buna göre üç değişken birlikte yaşam doyumundaki varyansın yaklaşık dörtte birini yordamaktadır. Bu bulgu hayatta olumlu şeylere odaklanma, insanları takdir etme, yapılan iyilikleri görme ve bunlara teşekkür etme gibi özellikleri ifade eden şükran duyma ile hayattaki zorluklarla baş etme becerisi olan psikolojik sağlamlığın artırılmasının ruh sağlığı açısından önemli olduğunu göstermektedir. Ayrıca belirsiz durumlar karşısında rahatsızlık duymaya ve kaygı yaşamaya sebep olan belirsizliğe tahammülsüzlüğün azaltılmasının da ruh sağlığı açısından önemli ve işlevsel olduğunu ortaya koymaktadır. Bu çerçevede bu değişkenlere ilişkin müdahalelerin yapılmasının, bu değerlerin eğitim alanında kazandırılmaya çalışılmasının ve benzer çalışmaların farklı kitleler üzerinde yapılmasının yararlı olacağı düşünülmektedir.
Özet (Çeviri)
The purpose of this study is to examine the predictive level of gratitude, intolerance of uncertainty and resilience variables on the life satisfaction of teachers working within the Ministry of National Education. The research was conducted with a survey model. In this study, the study group consisted of 775 teachers. Among the 775 respondents, 497 were women and 278 were men. Gratitude Scale, Intolerance of Uncertainty Scale, Brief Resilience Scale and Life Satisfaction Scale were used in data collection. Independent Sample T-Test, Pearson Product Moment Correlation Coefficient and Stepwise Regression Analysis were used for data analysis. According to the findings obtained from the study, no significant differences were found in gratitude and intolerance to uncertainty by gender. Significant differences were observed in resilience and life satisfaction levels by gender. The results show that the psychological resilience of men is higher than women, and their life satisfaction is lower than women. It was determined that all the variables considered have significant relationships with each other. Positive significant relationships were reached between gratitude, resilience and life satisfaction; and negative relationships were found between intolerance of uncertainty and other variables. According to the results of the stepwise regression analysis which was conducted to examine relative importance of predictive power of independent variables on the dependent variable, gratitude was found as best predictive variable of life satisfaction. Following gratitude, intolerance of uncertainty and resilience were found to be the predictors of life satisfaction in order of importance. According to the stepwise regression analysis results, gratitude alone accounted for 18% of the variance in well-being and it predicts 22% of variance together with intolerance to uncertainty and psychological resilience. Accordingly, three variables together predict approximately one fourth of the variance in satisfaction with life. This finding indicates that cultivating the feeling of gratitude, which expresses characteristics such as focusing on positive things in life, appreciating people, focusing on positive aspects of life; increasing resilience, which is the ability to cope with difficulties in life; and decreasing intolerance to uncertainty which causes discomfort and anxiety in uncertain situations is important and functional for mental health. In this framework, it is thought that it would be beneficial to make interventions regarding these variables, to bring these values in the field of education and to conduct similar studies on different groups.
Benzer Tezler
- Rol çatışması ve rol belirsizliğinin örgütsel yabancılaşmaya etkisi: Kastamonu ili kamu kurumlarında bir uygulama
The effect of role conflict and role ambiguity on organizational alienation: An application in the public organizationsof Kastamonu province
FATİH TOKGÖZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Kamu YönetimiKastamonu Üniversitesiİşletme Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ŞÜKRAN SIRKINTIOĞLU YILDIRIM
- Türk kadın girişimcilerin çevresel belirsizlik bağlamındaki algılamaları üzerine nitel bir araştırma
A qualitative study on the perceptions of Turkish women entrepreneurs regarding environmental uncertainty
ŞÜKRAN YAZKAN
- Türk aile işletmeleri'nde kurumsallaşmanın kurumsallaşması: Çanakkale ili örneği
The institutionalization of institutionalization in Turkish family: Case of Çanakkale province
ŞÜKRAN DENİZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2013
İşletmeKaradeniz Teknik Üniversitesiİşletme Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. KADER TAN ŞAHİN
- Mesleğe yeni başlayan sınıf öğretmenlerinin sosyal bilgiler ve fen bilimleri derslerine ilişkin görüş ve deneyimleri
The opinions and experiences of new primary school teachers about social studies and science lessons
LEYLA YENİAY SATILMIŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Eğitim ve ÖğretimKırşehir Ahi Evran ÜniversitesiTemel Eğitim Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ŞÜKRAN UÇUŞ GÜLDALI