Geri Dön

Belirsizlikler çağında genç kuşak bireylerin dini tutumları ve paranormal inançlara yönelik eğilimleri

Religious attitudes and tendencies toward paranormal beliefs among young individuals in the age of uncertainty

  1. Tez No: 935972
  2. Yazar: SULTAN AYDIN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SERDAR ÜNAL
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Sosyoloji, Sociology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Sosyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 228

Özet

Modern sonrası dönem çağdaşlığın ileri aşamalarından biri olarak toplumsal yapıda köklü değişimlere ve dönüşümlere yol açmaktadır. Geleneksel dini kurumların etkisinin zayıflaması, kişilerin daha fazla özgürlük isteğine imkân sağlamış ve bu durum bireyselleşmenin hızlı bir şekilde artmasına neden olmuştur. Aslında, insanoğlu doğduğu andan itibaren bir yere, kişiye, duruma ya da fikre inanma ve yaşadığı hayata anlam kazandırma ihtiyacı duymuştur. Çünkü insan neye, kime, niçin inandığını veya inanmadığını ve niçin hayatta var olduğunu sorgulamak ister. Modernleşme, sekülerleşme ve bireyselleşme süreci ile birlikte giderek yalnızlaşan modern bireyin yaşadığı hayata anlam kazandırma ihtiyacının ve bir yere ait olma gereksiniminin çok daha arttığı ileri sürülebilir. Bu yönde geçmişten günümüze kadar toplumlar süregelen bir biçimde değişim ve dönüşüm geçirmektedir. Modernleşme, sekülerleşme ve aşırı bireyselleşmenin yol açabildiği hoşnutsuzlar ve hayal kırıklıkları modern çağın özellikle genç kuşak bireylerinde bir anlam krizi ve tutunacak dal arayışı gereksinimini ortaya çıkarabilmektedir. Bu çerçevede, çalışmanın temel amacı günümüzde genç kuşak bireylerin geleneksel dinlere yönelik tutumlarını, inanç düzeylerini, anlam krizleri veya arayışlarının mahiyetini, iyi oluş düzeylerini ve paranormal inançlar adı altında toplanan birtakım ritüellere, uygulamalara, batıl inançlara ne düzeyde itibar ettiklerini tespit edebilmektir. Bu yönde çalışmanın kapsamı temel olarak dört boyutu ya da ekseni kapsayacak şekilde kurgulanmıştır. (i) Günümüzde genç kuşak bireylerin geleneksel dinlere yönelik tutumları, inanç düzeyleri, seküler yaşamı benimseme düzeyleri, genel olarak kutsal ile kurdukları ilişkinin mahiyeti önem arz etmekte ve bu çalışmanın birinci eksenini oluşturmaktadır. (ii) Çalışmanın ikinci eksenini, genç bireylerin varoluşsal sorulara yaklaşımları, anlam arayışları, yaşam ve ölüm kavrayışları oluşturmaktadır. (iii) Çalışmanın üçüncü ekseni, genç bireylerin yalnızlaşma, yabancılaşma ve iyi oluş hallerinin tespit edilmesini amaçlamaktadır. (iv) Çalışmanın dördüncü ekseni ise genç kuşak bireylerin paranormal inançlar adı altında toplanan birtakım ritüellere, uygulamalara, batıl inançlara ne düzeyde itibar ettikleri ve bunları gündelik hayatlarında nasıl konumlandırdıklarıdır. Bu doğrultuda çalışmanın hedef kitlesini ya da evrenini, günümüz geç modern toplum yapısında giderek yalnızlaşan, yabancılaşan ve bu yeni dönemde bireyselleşmenin sorumluluğunu daha fazla üstlenen özneler olarak düşünülen genç kuşak oluşturmaktadır. Araştırmanın hedef kitlesi bu şekilde belirlenirken çalışma evreni, araştırmanın hedefleri doğrultusunda Aydın ilinde ikamet eden ve Aydın Adnan Menderes Üniversitesinde okuyan 18-28 yaş arasında hâlihazırda ön-lisans ve lisans öğrenimine devam eden genç kuşak bireyler olarak belirlenmiştir. Çalışmada sosyal olguları sayısal ve istatistiksel olarak betimlemek için kapsamlı ölçümler yapmaya odaklanan nicel yöntem tercih edilmiştir. Veri toplama aracı olarak ise 36 temel ve alt sorulardan oluşan yapılandırılmış anket soru formu kullanılmıştır. Anketin geçerliliği ve güvenirliği açısından soru formunun test edilmesi için öncellikle daha küçük sınırlı bir grupla pilot çalışma yapılmıştır. Pilot çalışma sonrasında ise toplam 1232 kişinin ankete katılımı sağlanmıştır. Hiç şüphesiz, modernleşme, sekülerleşme ve aşırı bireyselleşmenin yol açabildiği anlam boşluğu toplumlarda özellikle genç kuşak bireylerin gündelik yaşantılarını kurgulamalarında daha fazla zorluk çekmelerine neden olabilmektedir. İçinde yaşadığımız geç modern çağın özellikle genç kuşak bireylerinde bir anlam krizi ve tutunacak dal arayışı gereksiniminin önceki çağlara göre çok daha yoğun hissedilebildiğinden söz edilebilir. En nihayetinde giderek sekülerleşen dünyada genç bireyler geleneksel dini kurumlardan uzaklaşarak inanç temelinde muğlak bir görünüm sergilemektedirler. Bu anlamda, genç bireylerin kayda değer bir kısmının kutsal ile olan ilişkilerinin zayıfladığı veya koptuğu yönündeki veriler oldukça belirgin bir görünüm arz etmektedir. Bu argüman, toplumlarda dine duyulan ihtiyacın azaldığını ve dolayısıyla kurumsal dinlerin etkinliğinin azaldığını göstermektedir. Ancak, diğer taraftan ise modernleşme ve sekülerleşmenin toplumlarda yarattığı boşluk nedeniyle aslında bir kutsala dönüşün yaşandığını ya da yaşanacağını da ileri sürmek mümkündür. Nitekim 21. Yüzyılda teknolojinin çığır açtığı modern dönemin bu geç aşamasında insanlar giderek daha fazla yalnızlaşmakta, bireyselleşmekte ve hayal kırıklıklarıyla daha fazla yüzleşebilmektedirler. Aynı zamanda bu yeniçağda bireylerin kurumsal dinlerle olan ilişkileri de dönüşmekte, pek çok insan hoşnutsuzluklarını dile getirerek anlam krizleri yaşayabilmekte ve yeni birtakım kutsallık arayışlarına yönelebilmektedirler. Nitekim toplumlarda paranormal inançlar adı altında toplanabilecek birtakım ritüellerin, uygulamaların ve batıl inançların görünürlüğü de giderek artabilmektedir. Bu çerçevede şu ifade edilebilir ki özellikle hızlı sekülerleşmenin etkisiyle kurumsal dinlerin zayıflaması, insanların varoluşlarına ilişkin açıklama şemalarını kaybetmelerine sebep olmuştur. Geleneksel açıklama şemalarını kaybeden ve çoğunlukla bir boşluk içine düşen bireyler kendilerine yeni anlam şemaları aramaya yönelebilmektedir. Bu anlamda, araştırmada seküler bir hayatın anlam boşluğu yaratmasından dolayı birtakım batıl veya paranormal olarak tanımlanabilecek inançların artış göstermesinde etkin rol oynadığı tespit edilmiştir. Neticede, belirsizlikler çağı olarak isimlendirebileceğimiz günümüz toplumlarında anlam arayışı, anlam boşluğu, varoluşsal sorgulamalar, kutsallık arayışı ve daha birçok şey muğlak bir görünüm arz edebilmektedir. ANAHTAR SÖZCÜKLER: Sekülerleşme, Bireyselleşme, Modernleşme, Paranormal İnançlar, Batıl İnançlar, Yabancılaşma ve Yalnızlaşma.

Özet (Çeviri)

In the postmodern era, as one of the advanced stages of modernity, profound changes and transformations have occurred in the social structure. The weakening influence of traditional religious institutions has allowed individuals to demand greater freedoms, which in turn has led to a rapid rise in individualization. In fact, from the moment of birth, human beings have felt a need to believe in a place, person, situation, or idea, and to give meaning to the life they live. This is because people inherently seek to question what or whom they believe in (or do not believe in), and why they exist. It can be argued that the need to find meaning in life and to feel a sense of belonging has increased significantly for the modern individual, who is increasingly isolated due to the processes of modernization, secularization, and individualization. In this respect, societies have continuously undergone change and transformation from the past to the present. The dissatisfaction and disappointments caused by modernization, secularization, and excessive individualism may lead to a crisis of meaning and a search for something to hold onto—especially among the younger generation of the modern age. Within this framework, the main aim of the study is to determine young people's attitudes toward traditional religions, their level of belief, the nature of their existential crises or quests, their overall well-being, and the extent to which they give credit to various rituals, practices, and superstitions grouped under the term“paranormal beliefs.”The scope of the study is structured around four main dimensions or axes: (i) The first axis focuses on contemporary young individuals' attitudes toward traditional religions, their level of belief, the degree to which they adopt secular lifestyles, and the nature of their relationship with the sacred in general. (ii) The second axis addresses young individuals' approaches to existential questions, their search for meaning, and their perceptions of life and death. (iii) The third axis aims to identify young individuals' levels of loneliness, alienation, and overall well-being. (iv) The fourth axis investigates the extent to which young individuals give credit to rituals, practices, and superstitions categorized under paranormal beliefs, and how these are positioned in their daily lives. In this context, the target population or sample of the study consists of the younger generation, who, in the current late-modern social structure, are increasingly isolated and alienated, and who bear more of the responsibility of individualization in this new era. While the target group is defined in this way, the universe of the study has been determined as young individuals aged 18–28, currently residing in Aydın province and studying in associate or undergraduate degree programs at Aydın Adnan Menderes University. A quantitative research method has been adopted for the study, focusing on comprehensive measurements to statistically and numerically describe social phenomena. A structured questionnaire form comprising 36 main and sub-questions was used as the data collection tool. In order to ensure the validity and reliability of the questionnaire, a pilot study was first conducted with a smaller, limited group. Following the pilot study, a total of 1,232 individuals participated in the main survey. Undoubtedly, the meaninglessness caused by modernization, secularization, and excessive individualism may lead to greater difficulties for young individuals in constructing their daily lives. It can be stated that the current late-modern era brings about a more intense need for meaning and a search for something to hold on to, especially among young generations, compared to previous eras. Ultimately, in an increasingly secular world, young people are distancing themselves from traditional religious institutions and exhibiting a more ambiguous outlook in terms of faith. The data strongly suggests that a significant portion of young individuals have weakened or completely severed their relationship with the sacred. This argument highlights the diminishing need for religion in society and, consequently, the declining influence of institutional religions. However, it is also possible to suggest that a return to the sacred is occurring—or will occur—due to the void created by modernization and secularization. Indeed, in this late stage of modernity in the 21st century, marked by technological breakthroughs, people are becoming increasingly lonely, individualized, and are more frequently confronted with disappointments. Simultaneously, individuals' relationships with institutional religions are evolving in this new era; many people express dissatisfaction, experience crises of meaning, and turn to new forms of sacredness. It is also evident that the visibility of certain rituals, practices, and superstitions grouped under paranormal beliefs is increasing within society. In this framework, it can be stated that the weakening of institutional religions due to rapid secularization has caused people to lose their explanatory schemas regarding existence. Those who have lost traditional explanatory frameworks often fall into a void and begin to search for new schemas of meaning. In this context, the study has identified that the meaning void created by a secular life plays an active role in the rise of beliefs that may be defined as superstitious or paranormal. In the end, in today's world—which can be referred to as an“age of uncertainty”—the search for meaning, existential questioning, the quest for the sacred, and many other phenomena exhibit a highly ambiguous nature. KEYWORDS: Secularization, Individualization, Modernization, Paranormal Beliefs, Superstitions, Alienation, and Loneliness.

Benzer Tezler

  1. Earthquake response analysis of Elaziğ-Sursuru using deepsoil software

    Elazığ-Sürsürü mahallesinin deepsoil yazılımı kullanılarak deprem tepki analizi

    RÜVEYDA EMANET YILMAZ

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    İnşaat MühendisliğiHasan Kalyoncu Üniversitesi

    İnşaat Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ NURULLAH AKBULUT

  2. Gıda rejimlerinin dönüşümü ve değişimin dinamikleri: Türkiye'de alternatif gıda ağları üzerine bir çalışma

    The dynamics of food regimes transformation: A study on alternative food networks in Turkey

    AYŞE KALAV KÖKEN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Kamu YönetimiAkdeniz Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EROL ESEN

  3. Çocukluk çağında serebral kortikal gelişim malformasyonlarında klinik ve manyetik rezonans görüntüleme özellikleri

    Başlık çevirisi yok

    ZUHAL YAPICI

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Nörolojiİstanbul Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEFKURE ERAKSOY

  4. Yönetim bilişim sistemlerinde alan indekslerinin belirlenmesi: bibliyometrik haritalama ve öneri sistemi

    Identifying field indexes in management information systems: bibliometric mapping and a recommendation system

    FATMA AKGÜN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Yönetim Bilişim SistemleriGazi Üniversitesi

    Yönetim Bilişim Sistemleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CEVRİYE GENCER

    DOÇ. DR. HAKAN ÖZKÖSE

  5. Özgün (Authentic) liderliğin duygusal örgütsel bağlılık üzerindeki etkisinde işyerindeki esenlik, kolektif yeterlik ve kurumsal itibar değişkenlerinin rolü

    The mediating roles of well-being at work, collective efficacy and organizational reputation in the relationship between authentic leadership and affective organizational behaviour

    SEMRA ÖZKAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    İşletmeGebze Teknik Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OYA ERDİL